04/03/2019

Lenfödemi Önlemek Elinizde

Kol, bacak veya gövdede şişlik, sıkılık, ağırlık hissi, gerginlik, doluluk hissi, sertlik, karıncalanma, saat, yüzük ve bilezik gibi aksesuarların sıkması ve daha önce yapılan hareketlerde zorlanma gibi belirtilerle ortaya çıkan lenfödem tedavisinde geç kalmamak büyük önem taşıyor. Kronik bir rahatsızlık olan lenfödem zamanında ve etkin bir şekilde tedavi edilmezse ilerleyebiliyor. Erken fark edilip tedaviye başlanan lenfödem vakalarından başarılı sonuçlar elde ediliyor. Güven Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü’nden Prof. Ftr. Gül Baltacı “6 Mart Dünya Lenfödem Farkındalık Günü” öncesinde lenfödem tedavi ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.

İçindekiler

Doğuştan veya dış faktörlere bağlı olarak gelişebiliyor

Lenfödem hastalarının dikkat etmesi gerekenler

Doğuştan veya dış faktörlere bağlı olarak gelişebiliyor

Lenf sistemi, lenf damarları ve lenf nodülleri, bademcik ve dalak gibi lenfatik organlardan oluşmaktadır ve bağışıklık sisteminin önemli bir ögesidir. Lenf sisteminin en önemli görevi doku sıvısı ve içinde bulunan protein, su hücre, yağ gibi maddelerin venöz yani toplardamar sistemine drenajını yapmak ve taşınmasını sağlamaktır. Lenf sistemi yeterince çalışamazsa, taşımakla yükümlü olduğu maddeleri taşıyamaz ve bu maddeler dolaşıma katılamaz. Bu duruma bağlı olarak,  hastada şişlik oluşarak lenfödem gelişmektedir. Lenfödem hastalarda doğuştan veya herhangi bir dış faktöre bağlı olarak gelişmektedir. Lenfödeme sebep olan başlıca dış faktörler arasında; radyoterapi alınması, özellikle lenf bezlerinin alınması gibi bir cerrahi operasyon geçirilmiş olması ve lenf sistemine zarar veren travmalara maruz kalınması yer almaktadır.

 

Lenfödem hastalarının dikkat etmesi gerekenler

  • Travma ve yaralanmalardan kaçınılmalıdır. 
  • Kolda lenfödem olması durumunda bu koldan kan alınmaması, tansiyon ölçülmemesi, ilaç uygulanmaması, akupunktur yapılmamasına özen gösterilmelidir. 
  • Bacakta lenfödem olması durumunda bu bacağa enjeksiyon ve iğne yaptırılmamalıdır.
  • Lenfödemli kolla ağırlık kaldırmaktan kaçınılmalıdır.
  • Dikiş dikerken, ütü yaparken, fırın kapağı açarken ya da herhangi bir yaralanmaya neden olabilecek işlerle (bahçe işi, tamirat vb.) uğraşırken mutlaka koruyucu önlemler alınmalıdır.
  •   Lenfödemli kolla fırçalama, itme, çekme, silme gücü gerektiren hareketleri yapmaktan kaçınılmalıdır. 
  • Lenfödemli bölge; böcek ısırıkları, kesikler, spor yaralanmaları gibi çarpma ve travmalardan korunmalıdır. 
  • Bacakta lenfödem varsa uzun süre ayakta kalınmamalı ve çıplak ayakla dolaşılmamalıdır.
  • Enfeksiyon riskini taşıyan durumların azaltılması adına; mümkünse manikür yaptırılmamalı, yaptırılacaksa da tırnak etleri kestirilmemeli, geri ittirilmelidir. İstenmeyen tüylerin alınmasında elektrikli tıraş makinesi kullanılmalıdır.  Lenfödemli bölgede bir kesi olduğunda sabun ve suyla yıkanmalıdır. 
  • Cilt daima temiz tutulmalı ve tahriş edici ürünlerden uzak durulmalıdır. 
  • Banyo sonrasında ve gün içinde nemlendirici kullanılmalıdır. Cilt nemlendiricisi alırken alerji riski yüksek kozmetik ürünlerden uzak durulmalıdır. 
  • Cilt güneş ışınlarından ve yanıklarında korunmalıdır. Uzun süre çıplak kolla güneşte kalınmamalıdır. 
  • Duşta sıcak su kullanılmamalı, keselenmekten ve liflemeden kaçınılmalıdır. 
  • Sıcaktan uzak durulmalı, sauna ve hamam kesinlikle kullanılmamalıdır. 
  • Aşırı zorlayıcı aktivitelerden uzak durulmalıdır. Yürüyüş, yüzme, su içi egzersizler, bisiklet (dirençsiz), kişiye özel planlanmış yoga ve pilates yapılabilir. Ancak egzersiz yapmak için mutlaka fizyoterapiste danışılmalıdır. 
  • Tatil için çok sıcak ve tropikal bölgeleri tercih edilmemelidir. Uçak seyahatlerinde ve uzun süren araba ya da tren yolculuklarında fizyoterapiste danışarak kompresyon giysisi giyilmelidir. 
  • Etek, iç çamaşırı, pantolon, kemer gibi giysilerin cildi kesmemesine ve sıkı olmamasına özen gösterilmelidir. Omuza baskı yapmayan, geniş askılı iç çamaşırı kullanılmalıdır. 
  • Kızarıklık, ateş, şişlik, ısı artışı gibi enfeksiyon belirtilerine karşı dikkatli olunmalı ve böyle belirtiler olduğunda doktora başvurulmalıdır.  
    Lenfödem riski altındaki bölge ayda bir kez mutlaka ölçülmelidir. Anlamlı bir değişiklik olması durumunda fizyoterapiste mutlaka haber verilmelidir.

 

Benzer İçerikler

Yumurtalık (Over) Kanseri Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Yumurtalık (Over) kanseri, genellikle erken dönemde belirti göstermeyen ve bu nedenle geç teşhis edilen bir kanser türüdür. Ancak; hazımsızlık, mide problemleri...
Mevsimsel Depresyon Hayatınızı Zorlaştırmasın
Mevsim geçişleri, yalnızca doğada değil; insanın fiziksel ve psikolojik yapısında da değişimlere neden olabiliyor. Özellikle kış mevsiminde günlerin kısalması,...
Kemoterapide Kritik Aşama: Tedaviye Yönelik Eğitim
Kemoterapi, kanser hastalarının merak ettikleri, kimi zaman kaygılandıkları ancak sürecin doğru yönetilmesiyle yan etkilerin en aza indirilebildiği bir tedavi y...

Bizimle İletişime Geçin

Size en uygun hizmeti belirlemek için bize ulaşın!